Dârâ düşmek ...
Chuang Tzu'nın giysileri kırk yamalı çuval bezindendi. Ayağındaki çarıkları sicimlerle bağlanmıştı derme çatma. Bir gün bu haliyle We hükümdarının huzuruna çıktı. Hükümdar sordu: "Bu ne hal Beyim? Bu kadar mı dârâ düştünüz?"
Chuang Tzu yanıt verdi: "Bu gördüğünüz fakir düşmektir, dârâ düşmek değil! İnsan Tao'ya ve Te'ya erişmiş ve bunları çevresine yayamıyorsa, asıl odur işte dara düşmek. Kötü giysi, yırtık çarık -fakir düşmektir bunlar, dârâ düşmek değil. Asıl dârâ düşmek, dünyaya yanlış günde gelmiş olmaktır.
Hiç ağaca tırmanan maymunları seyrettiniz mi, Hükümdar hazretleri? Kayın ağacına, çama, meşeye, bey defnesine çıktı mı, ağaçların beyi hükümdarı olur o. En usta okçular bile erişemez ona. Ama çevresinde bodur çalılardan başka şey yoksa korkaklaşır, sağına soluna bakıp titremeye başlar. Kasları, kemikleri zayıflayıp da eklemleri katılaştığından değil, çevresindeki koşullar doğasına ters düştüğünden düşer bu hale. Yeteneklerini kullanamaz olur.
Günümüzde, aklını yitirmiş efendilerin ve kafası karışık vezirlerin yönetiminde yaşayıp da yine de dârâ düşmeyeyim diyen kişi, olmayacak şeyi istiyor demektir. Bedeninden canlı canlı yüreği çıkarılan Bigan örnek olmalı böylelerine! " 64 (20,6)
64
Konfüçyüs'ün derlediği söylencelere göre, Shang Yin ailesinden sonra hakan olan Zhau çok zalimmiş. Akrabası Bigan Bey bu zulme karşı çıkıp onu uyarmış. Ama Zhau karısının kışkırtmalarına uyup Bigan'ı tutuklamış, yüreğini canlı bedeninden sökerek öldürmüş.
Chuang Tzu
Taoculuk Üzerine
Meseller Diyaloglar
Çeviren: Ömer Tulgan
Derleyen: Ayhan Görür
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder