*
*
KİTAPLAR ve ARABACI
Huan Bey bir gün köşkünün salonunda oturmuş, kutsal bir yazı rulosu okuyordu. Arabacı Pien ise avluda bir tekerlek yapıyordu. Derken Pien çekici, keskiyi bir yana koyup beyin huzuruna çıktı:
*
KİTAPLAR ve ARABACI
Huan Bey bir gün köşkünün salonunda oturmuş, kutsal bir yazı rulosu okuyordu. Arabacı Pien ise avluda bir tekerlek yapıyordu. Derken Pien çekici, keskiyi bir yana koyup beyin huzuruna çıktı:
" Sorabilir miyim, devletim ne okurlar?"
" Kutlu kişilerin sözlerini okuyorum."
"Hâlâ yaşıyor mu kutlu kişiler?"
" Çoktan ölmüşler."
" Öyleyse devletlim ölülerin kalıntıları, döküntüleri ile uğraşıyorlar, öyle mi? "
Bey öfkelendi:
" Bir arabacı parçası ne cüretle bizim okuduklarımızı eleştirmeye kalkar. Şu sözlerinin altında başka bir anlam gizliyse, söyle. Yoksa cellada teslim edeceğim seni! "
Arabacı Pien dedi ki:
" Kulunuz soruna kendi sanatım açısından bakarım: Tekerlek yaparken işi hafife alır, kolaya kaçarsam, tekerlek sıkı oturmaz. Elimi çabuk tutayım dersem, o zaman da dar gelir, uymaz. Ancak ne kolaya kaçar, ne de aceleye getirirsem, o zaman işe hâkim olurum ve sonuç amaca uygun olur. Sözcüklerle anlatılamaz, el hüneridir bu. Oğluma bile anlatamadım bunu, bile benden dinleyip de öğrenemedi. Bu yüzden de, yetmiş yaşındayım, tekerlekleri hâlâ kendim yapmak zorunda kalıyorum. Eski devirlerin insanları da asıl değerli olanı, sözle anlatamadıklarını mezara götürmüşler. İşte bu yüzden, devletlimin okudukları eski devir insanlarının yalnızca kalıntıları ve döküntüleridir, dedim. "
Chuang Tzu
TAOCULUK ÜZERİNE
MESELLER - DİYALOGLAR
Yol Yayınları, s,80-81
Çeviren, Ömer Tulgan
Derleyen, Ayhan Görür
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder