5 Mayıs 2006

Izdırabın sonu yok sanma bu âlem de GEÇER... Neyzen Tevfik


* * * * * *

Neyzen Tevfik


GEÇER


Izdırabın
sonu yok sanma bu âlem de geçer,
Ömr-ü fâni gibidir, gün de geçer, dem de geçer,
Devr-i şâdi de geçer gussa-i mâtem de geçer,
Gam karar eyleyemez hande-i hurrem de geçer,
Gece gündüz yok olur, ân-ı demadem de
geçer.

Bu tecelli-i hayat aşk ile büktü belimi,
Çağlayan göz yaşımı, yoksa hicran seli mi?

İnleyen sâz-ı kazânın acaba bam teli mi?
Çevrilir dest-i kaderle bu bu şu'unun filimi,
Ney susar, mey dökülür, gulgule-i Cem de
geçer.

İbret aldın, okadunsa şu yaman dünyadan,
Nefsini kurtaragör mısyâd-ı ma fihâdan.
Niyyeti-i hilkâtı bul aşk-ı cihan-aradan
Önü yoktan, sonu boktan, bu kuru dâ'vâdan
Utanır gayret-i gufranla cehennem de geçer.

Ne şeriat, ne tar'ikat, ne hakikat ne türe,
Süremez hükmünü bunlar yaşadıkça bu küre.
Câhilin korku kokan defterini Tanrı düre!

Mâri'fet mahkemesinde verilen hükme göre,
Cennet iflâs eder, efsâne-i Âdem de
geçer.

Serseri Neyzen'in aşkınla kulak ver sözüne,
Girmemiştir bu âvâlim, bu bedi' gözüne.
Cehlinin kudreti baktırmadı kendi özüne.
Pîr olur saki-i gül-çehre bakılmaz yüzüne,
Hâk olur pir-i mûgan, sohbet-i hemdem de geçer.

Neyzen Tevfik


İstanbul - Fatih,
11 Aralık 1943

Çeşitli Yönleriyle
Neyzen Tevfik
Hayatı, Kişiliği,Şiirleri
Alpay Kabacalı
s, 318,319

âlem, dünya; ömr-ü fâni, geçici ömür; dem, zaman; gam, keder;
hande-i hurrem, neşeli gülüş; devr-i şâdi, sevinçli devir
gussa-i matem,kederli yas; ân-ı demadem, şu güzelliğin;
tecelli-i hayat, görünen hayat; hicran, ayrılık;
saz-ı kazanın, kaza sazının; dest-i kaderle, kaderli elle;
şu'unun, olayın; gulgule-i cem, gürültülü toplantı
( Bu şiiri, ilk olarak, büroma geldiğinde,
kendisini rahmetle andığım,
Emekli Albay Şerafettin Uğurlutegin'den dinledim.
Üstadım,
gulgule-i cem'in "sürahiden su dökülürken çıkan su sesi"
olduğunu söyledi. )
nefsini,benliğini;
mısyad-ı ma-mafihadan, avlanmak için kullandığın araçtan;
niyyet-i hilkati, yaradılanın niyeti; aşk-ı cihan aradan, dünyada
yaşayanların aşkı; da'vadan, iddiadan; gayret-i gufranla, Tanra'nın
acaıyan bağışıyla; türe, töre; küre, yeryüzü ;
efsane-i Adem, Adem'in masalı;
avalim, dünyam; bedi', yaratanın; cehlinin, bilmezliğin;
saki-i gül çehre, içki sunan gül çehreli güzel;
pir-i mugan, yıllanmış meyhaneci; sohbet-i hemdem, sohbet arkadaşı.

GEÇER

Izdırabın sonu yok sanma, bu âlem de geçer,

Geçici ömür gibidir, gün de geçer, zaman da geçer,
Keder kararlı duramaz, neş'eli gülüş de geçer,
Sevinçli devir de geçer, kederli yas da geçer,
Gece gündüz yok olur, şu güzelliğin de geçer.

Bu görünen hayat aşk ile büktü belimi,
Çağlayan göz yaşımı, yoksa ayrılık seli mi?
İnleyen kaza sazının acaba bam teli teli mi?
Çevrilir kaderli elle bu olayın filmi,
Ney susar, içki dökülür, gürültülü toplantı da geçer.

İbret aldın,okudunsa şu yaman dünyadan,
Nefsini kurtaragör avlanmakta olduğun araçtan.
Yaradılanın niyeti dünyada yaşayanların aşkı bu,
Önü yoktan, sonu boktan, bu kuru iddiadan,
Utanır Tanrı'nın acıyan bağışıyla cehennem de geçer.

Ne bilgi, ne Tanrı yolu, ne hakikat ne töre,
Süremez hükmünü bunlar yaşadıkça bu dünya.
Cahilin korku kokan defterini Tanrı düre!
Ustalık mahkemesinde verilen hükme göre,
Cennet iflâs eder, Âdem'in masalı da geçer.

Serseri Neyzen'in aşkınla kulak ver sözüne,
Girmemiştir bu dünyam, bu yaratanın gözüne,
Bilmezliğin kudreti baktırmadı, kendi özüne.
Pîr olur içki sunan gül çehreli bakılmaz yüzüne,
Hak olur yıllanmış meyhaneci, sohbet arkadaşı da geçer.

Neyzen Tevfik

Bugünkü dile çeviren
ve
Derleyen: Ayhan Görür ( 9 Mayıs 2002 )

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Great site lots of usefull infomation here.
»

Adsız dedi ki...

I say briefly: Best! Useful information. Good job guys.
»