27 Ocak 2011

20 Ocak 2011

Atamızı Her Zaman Saygıyla Anıyoruz...



Mustafa Kemal ATATÜRK
1881-1938

* * *
Her zaman, Saygıyla Anıyoruz...

Âşık Mahzuni Şerif -Sarı saçlım mavi gözlüm

* * *
Derleyen: Ayhan Görür

14 Ocak 2011

Sevgiyi "bir" eden yontu...İnsanlık Abidesi...Mehmet Aksoy




















İnsanlık Abidesi
-Mehmet Aksoy
***

  • Türkiye'nin en büyük anıtı, Kars'tan yükselmeye başladı. Heykeltraş Mehmet Aksoy tarafından yapılan anıtın adı; İnsanlık Abidesi. Soykırım anıtlarına bir tepki olarak yükselen İnsanlık Abidesi, barışı ve kardeşliği temsil edecek.
  • 15 Ekim 2008'e kadar bitmesi planlanan anıtın toplam ağırlığı 700 ton, genişliği 35 metre ve boyu 30 metre olacak. İnsanlık Abidesi, taş döküm olarak tasarlandı, çelik bir konstrüksiyonla bağlantısı yapılıp statiği sağlanacak. Şu anda yüksekliği 10 metreye ulaşan heykelin projesi, Kars Belediyesi tarafından Beykoz Rotary Kulübü'nün koordinatörlüğünde gerçekleştirilmiş.
  • Tarihi Kars Kalesi'ne bakan Sukapı Mahallesi'ndeki tepeye kondurulan İnsanlık Abidesini Heykeltraş Mehmet Aksoy, belleği sembolize eden ikiye bölünmüş insan ve vicdanı sembolize eden kanayan bir göz diye tasvir etmektedir.
  • Bütün dünyada kardeşlik ve barış olsun, heykel barışa, insanlığa el uzatsın. İlk olarak, bütün savaşların acısını içinde taşıyan insani bir vicdan olsun. Bu insanlık vicdanı kanıyor. O vicdanın gözyaşları olsun. Bu hissedilsin. İnsanlık vicdanını, kanayan bir gözle sembolize ettim, bunun üzerinde ortadan ikiye bölünmüş bir insan var. Bu insan ikiye bölünmüş, karşıkarşıya konulmuş, birbirine düşman edilmiş. Aslında aynı insan. Bu aynı insandan
    bir tanesi bilinçlenmiş ve bir el uzatıyor. Elin etrafındaki herşey mekanik, put gibi, duvar gibi duruyor. O el, insanlığa daveti simgeliyor, diye anlatıyor
    Mehmet Aksoy.
  • Sarıkamış'ta doksan bin kişi ölmüş. Üstelik donarak...Savaşın acımasızlığını tam da görebileceğimiz bir yerdeyiz. Buradan tüm Kafkaslara bir barış ışığı yakılsın, isteniyor. Heykelin iki yanından,gökyüzüne doğru 4-5 km yukarıda birleşen iki ışık huzmesi olacak. Bu, o iki kişinin birleştiği anlamına gelecek ve belki bütün Kafkasya'dan görülecek.(Ermenistan'dan da...)
  • Türkiye'nin en büyük anıtının inşası, yönetmen Altan Sazak tarafından film olarak çekiliyormuş. Bir ara İnsanlık Abidesi, dikildiği tepenin kültür varlıkları kapsamında olması nedeniyle Kültür ve Tabiat Varlıkları Kuruluna da takılmış.
  • Barış için yapılan tüm projelerin, atılan tüm adımların başarılı olması dileğiyle...Mehmet Aksoy ve tüm emeği geçenlere saygılar.
  • Mehtap Dalayman


İnsanlık Abidesi ve Çevresi
Kars, Sukapı Mahallesi

***

_/ "İNSANLIK ABİDESİ"...
Olan olmuştur...

Eser tamamlanmadan tamamlanmıştır...

"İnsanlık Abidesi" gönlümüzün eseridir artık...
Zamanın sonsuzluğunda,
zamansızlığa göç etmiştir;
başka bir mekanda da
sergilenemez,
y
inelenemez...
Esere "ucube" diyen
ve
mahkeme kararı ile yıkılan eser
Sayın Başbakanımıza (!)
sevgi hisleriyle,
el vererek
elveda diyor,

Mehmet AKSOY'un
"İNSANLIK ABİDESİ"...
_/

Ayhan Görür

13 Ocak 2011

Sevgi ve Şefkat Üzerine...Jiddu Krisnamurti


Sevgi ve Şefkat:
Kuş,
yaralı kuşa yardım etmek için çırpınıyor...
***

Jiddu Krishnamurti
ON MIND AND THOUTH
Zihin ve Düşünce Üzerine



Madras, 2 Ocak 1983
Ölçüye Gelmeyen Zihin’den

Şefkat*nedir?–herhangi bir sözcükte bulabileceğiniz bir tanım değildir. Sevgi ve şefkat arasındaki bağıntı nedir? Yoksa bunlar aynı bir hareket midir? Bağıntı sözcüğünü kullandığınız zaman bu bir ikilik, bir ayrım ima eder. Ama biz şefkatin içinde sevginin nasıl bir yer tuttuğunu soruyoruz. Yoksa sevgi, şefkatin en yüksek bir ifadesi midir? Eğer herhangi bir dine bağlıysanız, herhangi bir guruyu izliyorsanız, herhangi bir şeye inanıyorsanız, kendi kutsal yazılarınıza inanıyorsanız, bir sonuca bağlanmışsınız, nasıl şefkatli olabilirsiniz? Kendi gurunuzu kabul ettiniz zaman, bir sonuca varmışsınızdır; Tanrı’ya ya da bir kurtarıcıya, şuna ya buna kuvvetle inandığınız zaman şefkat olabilir mi? Sosyal hizmetler yapabilirsiniz; acıma, duygudaşlık, hayırseverlik duygularıyla yoksullara yardım edebilirsiniz. Ama bütün bunlar sevgi ve şefkat midir? Sevginin doğasının anlaşılmasında, kalpteki zihin olan o niteliğe sahip olunduğunda, o zekadır. Zeka sevginin ne olduğunun anlaşılması ve keşfedilmesidir. Zekanın düşünceyle, akıllılıkla, bilgiyle hiçbir ilgisi yoktur. Çalışmalarınızda ve işinizde çok akıllı ve mantıklı tartışabilirsin, ama bu zeka değildir.

Zeka, sevgi ve şefkatle birlikte bulunur ve ve bir birey olarak bu zekâyla karşılaşamazsınız. Düşünce için seninki ya da benimki söz konusu olabilir, ama şefkat için seninki ya da benimki diye bir şey söz konusu olamaz. Zeka var olduğu zaman, ben ve sen ayrımı yoktur. Zeka en yüce olandır, her yerdedir. Yeri, gökleri yıldızları hareket ettiren o zekadır, çünkü o rahmaniyettir.

*Şefkat: bütünsel, bölünmeyen, ayırmayan
şefkat: rahmaniyet (ç.n.)



Kuşun Ölümü ve Üzüntü

***
Ayna Yayınları
Çeviri: Cengiz Erengil
s, 174-175

Derleyen: Ayhan Görür

2 Ocak 2011

Gelecek avuçlarımda olmalı...Yıldız Tümerdem



İpek Görür
Fotoğraf, Onur Görür

Gelecek avuçlarımda olmalı

Gülüyorsun
mutlusun
gelecek için güvendesin
demektir..
işte benim istediğim de bu çocuk..
ağlıyorsan
sesini duyurabiliyorsan
başın dimdikse eğer
güçlüsün demektir..
işte benim istediğim de bu çocuk..
susuyorsan
boynun bükükse
açsan susuzsan
bilgisizsen eğer
yitiksin, yokluksun
geleceğin ışıksız
demektir..
işte beni kahreden
ağlatan
isyan ettiren de bu çocuk..

böyle olmamalısın..
geleceğin
avuçlarının içinde olmalı
sımsıkı tutmalısın
kaybetmemelisin…

Prof.Dr.Yıldız Tümerdem

İpek Görür
Fotoğraf, Onur Görür

Derleyen: Ayhan Görür