25 Haziran 2006

FENERBAHÇE... Ayhan Görür

* * *















1323 - 1907


FENERBAHÇE


Dün FENERBAHÇE'de gördüm,

İri zümrüt içindeydi bahar...
Bir mücevherde yalan bir cennet
Görünür;

Çağlayanlar dökülür yüksekten,
Çeşmelerden su akar rengârenk...

Göğe ser çekilmiş ağaçlar yükselir.
Bu mücevherde fakat
Vatanın en gerçek

En sevilmiş ve gezilmiş yeri var;
Üç taraftan denizin sardığı yer.

Bu büyük zümrütte
Varsa her aşkın uzun hâtırası,

Varsa her sevgili, her sevdâlı,
Varsa engin geceler, gündüzler,
Bu derin zümrütte
Biz de cânanla berâber vârız.

Yahya Kemâl Beyatlı
(asıl adı Ahmed Agâh)

Derleyen: Ayhan Görür

Zangoç ve Papaz... Şükrü Kızılot

*

*
Zangoç ve Papaz
PAPAZ, iki metre ilerisinde Zangoç'a sormuş:
-Gizli gizli sen mi içiyorsun kutsal şarabı?
Zangoç'ta derin bir sesezsizlik.
İyice köpürmüş Papaz:
-Sana soruyorum be adam! Duymuyor musun?
-Hayır. Buradan hiçbir şey duyulmuyor efendim!
-Olacak şey mi! İki adım öteden beni duymuyorsun...
Zangoç bıyık altından gülmüş:
-İsterseniz yer değiştirelim,anlarsınız.
Yer değiştirmişler. Bu kez Zangoç seslenmiş:
-Kilise için toplanan yardımları kim iç ediyor?
Papaz kendi kendine söylenmiş:
-Hakikaten yahu! Buradan hiç bir şey duyulmuyor.

Şükrü Kızılot

Jale Kozkaman ve
Prof.Dr.Metin Taş'dan naklen
Hürriyet,14 Ocak 2006

Derleyen, Ayhan Görür

22 Haziran 2006

PARADOKS: Hırsızlar da erdem sahibi olmalı... Chuang Tzu



* *
Büyük hırsız nasıl olunur?

_/ Haydutlar da erdem sahibi olmalı! ******
Çetebaşı Zhi'ya çetesindeki haydutlar sormuş:
"Haydutlara da erdem gerekli midir?
"Elbette" diye yanıt vermiş Zhi.

_/ Erdemleri***** olmasa ne yapar haydut.

  • Sezgisi ona neyin nerede gizli olduğunu gösterir: Bu, onun bilgeliğidir*!
  • İçeri girmesi gerekir: Bu, onun cesaretidir**!
  • Sonra çıkmasını bilmesi gerekir:Bu, onun sorumluluk duygusudur***!
  • Olur mu-olmaz mı, karar vermesi gerekir: Bu, onun ustalığıdır****!
  • Ganimeti paylaşmayı bilmesi gerekir: Bu, onun adaletidir.*****!

Bu beş erdemi taşımayan kişi, yaşamı boyunca büyük hırsız olamaz. Gördün mü işte, eski bilgelerin kurdukları erdem ilkeleri iyi insana iyiliği için ne kadar gerekliyse, haydutbaşı Zhi'ya da sanatını icra edebilmesi için aynı vazgeçilmezlikle gerekli.

_/ Yalnız küçük bir ayrıntı var: Dünyada iyilerin sayısı az, kötülerin sayısı çok. Bu yüzden de eski bilgelerin dünyaya yararı küçük olmuş hep, zararı büyük..._/

"Zhi, Cı"

Chuang Tzu

Taoculuk Üzerine, Meseller-Diyaloglar, s,96
Çeviren, Ömer Tulgan
YOL YAYINLARI


Paradoks* , is. Fr. Paradox, kökleşmiş inançlara aykırı olarak ileri sürülen düşünce.

"Başından beri çevremizde biz karşı bir kalabalık, gerçek dışı bir grup olarak kaldık, toplumsal bir paradoks olarak."
- Atillâ İlhan,
TDK. Türkçe Sözlük


Derleyen, Ayhan Görür

21 Haziran 2006

Aşk... Victor Hugo

**********
*
Aşk, meleklerin yıldızlara verdiği selâmdır.

Victor Hugo

_/ For angelbegonya...

Derleyen, Ayhan Görür

18 Haziran 2006

Yaşamda yalnızlık yoktur; asıl olan... Ayhan Görür /Halil Cibran




Maestro Bernardo Bohórquez













Münzevi ve Hayvanlar

Bir zamanlar yeşil tepelerin ortasında bir münzevi yaşardı. Temiz ruhlu, samimi kalpliydi. Karadaki tüm hayvanlar ve havadaki tüm kuşlar ona çifter çifter gelirlerdi. Onlarla konuşur, onlar da ona zevk ve neşeyle kulak verirlerdi. Güneş batıncaya dek yanına sokulmak ve onunla birlikte olmak isterlerdi. Ancak vakit gelince onları kutsadıktan sonra onlardan ayrılır ve onları rüzgâr ve ormanlara emanet ederdi.

Bir gün sevgiden söz ederken bir panter başını kaldırdı ve münzeviye dedi:
" Bize sevgiden söz ediyorsunuz. Bize hayat arkadaşınızı anlatın, o nerede?

Münzevi dedi:
" Benim hayat arkadaşım yok."

O esnada hayvanlar ve kuşlar topluluğundan büyük bir şaşkınlık feryadı yükseldi. Ve aralarında
fısıldaşmaya başladılar:
" Kendisi bu konuda bir şey bilmiyorken nasıl olur da bize dostluk ve sevgiden bahsedebilir?"

Hepsi birden sessizce ayrıldılar. Ve onu horlayarak bir başına terkettiler.

O günün akşamında münzevi hasırının üzerine uzandı. Gözleri topraktaydı. Acı acı ağladı. İki eliyle göğsünü yumrukladı.



Cubran Halil Cubran
(1883- 1931)
KUM VE KÖPÜK, aforizmalar, AVARE, mesellers, s.95

Çeviren: İlyas Aslan-Kaknüs Yayınları



_/ Yaşamda yalnızlık yoktur,
asıl olan tek başınalıktır ( bir başınalıktır) (?) _/

Derleyen: Ayhan Görür

17 Haziran 2006

Aşk Hastası ve Vuslat Üzerine... Mevlâna Celâleddin Rumi

* *Lewis Ginter Botanical Gardens-Ricmond,VA
*
Aşk hastasına vuslattan başka çare yok,
ondan başka ilâç olamaz.

Mevlâna Celâleddin Rumi

Derleyen, Ayhan Görür

Ayrılık Üzerine... Chesterfield

*

*Lewis Ginter Botanical Gardens-Richmond, VA

*
Bir erkekle karısı arasındaki yegâne sağlam ve
devamlı sulh, ayrılıktır.

Chesterfield

Derleyen, Ayhan Görür

Ayrılık Üzerine... Şeyh Sadi-i Şirazi

* *Lewis Ginter Botanical Gardens-Richmond, VA

*
Ayrılık günlerini kim ömürden sayar ki...

Şeyh Sadi-i Şirazi

Derleyen, Ayhan Görür

Ayrılık Üzerine... Montaigne

*

* Lewis Ginter Botanical Gardens-Richmond, VA

*
Her gün birbirini görmenin tadı başka,
ayrılıp da kavuşmanın tadı başkadır.

Montaigne

Derleyen, Ayhan Görür

Ayrılık Üzerine... La Rachefaucauld

* *Lewis Ginter Botanical Gardens-Richmond, VA

*

Rüzgâr, alev için ne ise ayrılık da aşk için odur:
Ufak alevi söndürür, büyük alevi daha da parlatır.

La Rachefaucauld

Derleyen, Ayhan Görür

10 Haziran 2006

Sevgi Erdemin Özüdür... Jiddu Krishnamurti

* *
Eğer hiç sevginiz yoksa

- ne yaparsanız yapın,
dünyadaki bütün tanrıların peşinden gidin,
bütün toplumsal etkinliklere katılın,
yoksulu kalkındırmaya çalışın,
siyasete atılın,
kitaplar yazın -

ölü bir insansınız demektir.

Sevgi yoksa sorunlarınız katlanarak çoğalır.

Sevgi varsa dilediğinizi yapın,
hiçbir tehlike,
hiçbir çatışma
yoktur.


Dolayısıyla sevgi erdemin özüdür.

Jiddu Krishnamurti
On Love and Loneliness
Sevgi ve Yalnızlık Üzerine
Çeviren: Elif Özbaş

Ayna Yayınları


Derleyen, Ayhan Görür

Sevmek, Love... Nâzım Hikmet Ran - Halil Cibran - D.H.Lawrence

"
* * * George, Holz - Breath of Life


*
Yaşamak bir ağaç gibi
tek ve hür

Ve bir orman gibi kardeşçesine

"
(To live like a tree alone and free
Like a forest in brotherhood )

Nâzım Hikmet Ran


**

Sing and dance together and be joyous,
but let each one of you be alone,
Even as the string of a lute are alone
through they quiver with the same music...
"
(Şarkı söyleyin ve dans edin birlikte eğlenin,
fakat birer başınıza olun ikiniz de,
Aynı müzikle titreseler de
ayrı ayrı duran teller gibi lavtanın... )

Halil Cibran ( Khalil Gibran )


***
She touches me as if I were herself, her own.
She has not realised yet that fearful thing that I am the other
.
........
We shall be two and distinct, we shall each have our separete being.

And that will be pure existence, real liberty.
"
(Sanki ben kendisiymişim gibi, ona aitmişim gibi dokunuyor bana.
O korkunç şeyi, benim öteki olduğumu anlayamadı henüz.
........

İki kişi olacağız, birbirinden ayrı; ikimizin de ayrı bir benliği olacak.
Budur tam yaşam, gerçek özgürlük budur.)

D.H. Lawrence


Derleyen, Ayhan Görür

8 Haziran 2006

Doğa ile beraberlik... Orhan Veli Kanık

*

*John meis-Foto Meister @ comcast.net // wagoneers.com

*
Uyandım baktım ki bir sabah
Güneş vurmuş içime;
Kuşlara, yapraklara dönmüşüm;
Pır pır eder durur, bahar rüzgarlarında.

(pır pırlı şiir)

Orhan Veli Kanık

Derleyen, Ayhan Görür
Lütfen, resme girin!

5 Haziran 2006

If ... Rudyard Kipling



If you can keep your head when all about you
Are losing theirs and blaming it on you;
If you can trust yourself when all men doubt you,
But make allowance for their doubting too:
If you can wait and not be tired by waiting,
Or being lied about, don't deal in lies,
Or being hated don't give way to hating,
And yet don't look too good, nor talk too wise:
*
If you can dream - and not make dreams your master;
If you can think - and make thought your aim,
If you can meet with Triumph and Disaster,
And treat those two imposters just the same;
If you can bear to hear the truth you've spoken
Twisted by knaves to make a trap for fools,
Or watch the things you gave your life to, broken,
And stop and build 'em up with worn - out tools:
*
If you can make one heap of all your winnings
And risk it on one turn of the pitch - and - toss,
And lose, and start again at your beginnings
And never breat a word about your loss;
If you can force heart and nerve and sinew
To serve your turn long after they have gone,
And so hold on when there is nothing in you
Except the will which says to them: 'Hold on!'
*
If you can talk with crowds and keep you virtue,
Or walk with Kings - nor lose the common touch,
If neither foes nor loving friends can hurt you,
If all men count with you, but none too much;
If you can fill the unforgiving minute
With sixty seconds' worth of distance run,
Your is the Earth and everything that's in it,
And - which is more -
you'll be a Man, my son!
Rudyard Kipling
Derleyen, Ayhan Görür

4 Haziran 2006

Sözle öğüt verme... MEVLÂNA

*





























*

_/ Sözle öğüt verme, işle öğüt ver. _/

Mevlâna Celâleddin Rumi



Derleyen, Ayhan Görür

3 Haziran 2006

Kitaplar ve Arabacı... CHUANG TZU

*






*
KİTAPLAR ve ARABACI

Huan Bey
bir gün köşkünün
salonunda oturmuş, kutsal bir yazı rulosu okuyordu. Arabacı Pien ise avluda bir tekerlek yapıyordu. Derken Pien çekici, keskiyi bir yana koyup
beyin huzuruna çıktı:
" Sorabilir miyim, devletim ne okurlar?"
" Kutlu kişilerin sözlerini okuyorum."
"Hâlâ yaşıyor mu kutlu kişiler?"
" Çoktan ölmüşler."
" Öyleyse devletlim ölülerin kalıntıları, döküntüleri ile uğraşıyorlar, öyle mi? "
Bey öfkelendi:
" Bir arabacı parçası ne cüretle bizim okuduklarımızı eleştirmeye kalkar. Şu sözlerinin altında başka bir anlam gizliyse, söyle. Yoksa cellada teslim edeceğim seni! "

Arabacı
Pien dedi ki:
" Kulunuz soruna kendi sanatım açısından bakarım: Tekerlek yaparken işi hafife alır, kolaya kaçarsam, tekerlek sıkı oturmaz. Elimi çabuk tutayım dersem, o zaman da dar gelir, uymaz. Ancak ne kolaya kaçar, ne de aceleye getirirsem, o zaman işe hâkim olurum ve sonuç amaca uygun olur. Sözcüklerle anlatılamaz, el hüneridir bu. Oğluma bile anlatamadım bunu, bile benden dinleyip de öğrenemedi. Bu yüzden de, yetmiş yaşındayım, tekerlekleri hâlâ kendim yapmak zorunda kalıyorum. Eski devirlerin insanları da asıl değerli olanı, sözle anlatamadıklarını mezara götürmüşler. İşte bu yüzden, devletlimin okudukları eski devir insanlarının yalnızca kalıntıları ve döküntüleridir, dedim. "

Chuang Tzu

TAOCULUK ÜZERİNE
MESELLER - DİYALOGLAR
Yol Yayınları, s,80-81

Çeviren, Ömer Tulgan

Derleyen, Ayhan Görür

Ne Kadar Söz Varsa Düne Ait... Mevlâna Celâleddin Rumi

*

*
YENİLİĞE DOĞRU


Her gün bir yerden göçmek ne iyi.

Her gün bir yere konmak ne güzel.
Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş.
Dünle beraber gitti cancağazım,

ne kadar söz varsa düne ait.
Şimdi yeni şeyler söylemek lâzım
.


Mevlâna Celâleddin Rumi

Derleyen, Ayhan Görür

PARADOX : Bu dost başka... MEVLÂNA

*

David Friderich




Herşeyi,

aramadıkça bulamazsın;

fakat


bu dost
başka,

bunu
bulmadan arayamazsın.


Mevlâna Celâleddîn Rumî
Fihî Mâ Fîh
s,30
Çeviren, Abdülbâki Gölpınarlı

Derleyen, Ayhan Görür

2 Haziran 2006

Semâ ve Kainâtın Hareketi... Dr.Celâleddin Bâkır Çelebi

* *
-SEMÂ,

Türk
tarihinin, an'anesinin, inançlarının bir parçası olup
Hz. Mevlânâ (1207-1273) ilhâmiyle oluşmuş ve gelişmiştir. Kemâle doğru manevî bir yolculuğu (Miracı), bir gidiş-gelişi, temsil eder. Semâ ilmî yönden tetkik edildiğinde şunu görürüz: Var olmanın temel şartı dönmektir. Varlıklar arasındaki müşterek benzerlik, en ufak zerreden en uzak yıldızlara kadar her birinin bünyesini teşkil eden atomlarındaki elektron ve protonların dönmesidir. Herşeyin döndü
ğü gibi, insanoğlu da bünyesini teşkil eden atomlardaki mevcut dönmelerle, vücudundaki kanın dönmesiyle, topraktan gelip toprağa dönmesiyle, dünya ile beraber dönmesiyle tabiî ve şuursuz olarak döner. Ancak insanı öbür varlıklardan farklı kılan şey akıldır. İşte dönen SEMÂZEN
varlıkların müşterek hareketine, semâ-ı ile beraber aklı da iştirak ettirir...

- SEMÂ,
kulun hakikâte yönelip, akılla-aşkla yücelip, nefsini terk ederek, Hakk'ta yok oluşu ve olgunluğa ermiş, kâmil bir insan olarak tekrar kulluğuna dönüşüdür. Bütün varlığa, bütün yaratılanlara yeni bir ruhla, sevgi için, hizmet için dönüşüdür... Semâzen hırkasın
ı çıkarmakla, mânen, ebedî âleme, hakikâte doğar, orada yol alır... Başındaki sikkesi nefsinin mezartaşı, üstündeki tennuresi nefsinin kefenidir. Kollarını çapraz bağlayarak, görünüşte BİR rakkamını temsileden, böylece Allah'ın birliğini tasdik eden Semâzen, Semâ ederken, kolları açık sağ eli dua edercesine göklere, Hakk gözüyle baktığı sol eli dua edercesine göklere, Hak gözüyle baktığı sol eli yere dönüktür. Hakk'tan aldığı ihsanı, halka saçmasıdır. Sağdan sola kalbin etrafında dönerek, bütün insanları, bütün yaratılmışları, bütün kalbiyle sevgi ve aşkla kucaklayışıdır.


Dr.Celâleddin Bâkır Çelebi
(Hz.Mevlânâ'nın 21.kuşak torunu)

Hz.Mevlânâ Okyanusundan
Derleyen : Esin Çelebi Bayru
(Dr.Celâleddin Bâkır Çelebi kızı)

Sunan, Ayhan Görür